Yazdığı eserlerdeki imzalarından öğrenildiğine göre tam adı Ahmed b. Yahyâ b. Muhammed b. Ömer b. Muhammed es-Sühreverdî’dir. Şeyhzâde lakabıyla da anılan Ahmed, nisbesinden anlaşıldığına göre İran’ın Sühreverd şehrindendir. Fezâilî ve Beyânî, tarihini belirtmeden Bağdat’ta doğduğunu kaydetmektedirler. Bilinen eserleri üzerindeki 697-728 (1297-1328) tarihleriyle diğer bazı kayıtlardan anlaşıldığına göre, XIII. yüzyılın ikinci yarısı ile XIV. yüzyılın birinci yarısında Bağdat’ta yaşamıştır. Yâkūt el-Müsta‘sımî’nin (ö. 1298) aklam-ı sitte'yi öğrettiği “üstâdân-ı sitte”nin önde gelen altı talebesinden biridir. Aklâm-ı sittenin her birinde mahir olmakla birlikte bilhassa nesih ve celî hatları mükemmel bir surette yazardı. Bu sebeple Bağdat’taki binaların birçoğunun hatlarını onun yazdığı rivayet edilmektedir. Bunlar arasında Bağdat Camii’nin tezyinî iç yazılarından olan Kehf sûresi bilhassa zikre değer bir eserdir. Ayrıca, yazdığı mushaf ve cüzlerle çeşitli murakka‘ları Türkiye, İran ve Bağdat kütüphanelerinde bulunmaktadır. 718 (1318) tarihli mushafı Türk ve İslâm Eserleri Müzesi’nde (nr. 486), 705 (1305-1306) tarihinde yazılıp tezhip edilmiş Kur’an cüzü ile Sultan Hüseyin Mirza ve Şah Tahmasb murakka‘larıyla diğer bazı murakka‘larda yer alan yazıları Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi’ndedir (Emanet Hazinesi, nr. 249). 728’de (1328) istinsah ettiği bir Nehcü’l-belâġa nüshası Kütüphâne-i Saltanatî’de, 706 (1306-1307) tarihinde yazdığı Kur’ân-ı Kerîm’den dört cüz ise Tahran’da Mûze-i Îrân-ı Bâstân’da bulunmaktadır.